Yurt İçi Tatil

Sonbar ile Safranbolu…

Sonbaharın masalsı havasını solumak her adımda yeşilin hinbir tonuyla karşılaşmak için doğru yerdesiniz!

Safranbolu ve Yedigöller tarihi ve doğasıyla sizi kucaklamayı bekliyor.Tarihsel hikayesi, huzur veren sakinliği ve bozulmamış doğası; şehrin karmaşasında hayata ve insana dair kaçırılan detayları, sonsuz ve derin bir sessizlikle, doğanın büyüsüyle anlatıp adeta insana durması gerektiği yeri hatırlatıyor.

sonbahar-safranbolu

Tam da yılın son çeyreğinde kışa, yeni planlara hazırlanırken Hafızanızdaki, bildiğiniz kayıtları yeniden çizmek, duymak isterseniz;Tarihe meydan okuyan konakların arasında kaybolmak,hala değerlerini koruyan zanaatkarların var olduğu çarşıda tarihi ve ustalığı solumak Ahşap evlerin sıcaklığında kalbinizin yumuşadığını hissetmek için Safranbolu’nun masalsı dokusu ve Yedigöller’in sonbahara en çok yakışan muazzam doğası sizi bekliyor.

Safranbolu

Ahşap evleri, eski kaldırımları ve daracık sokakla­rıyla adeta nostaljik bir buluşma vaat eden kent 1994 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alın­mış. Geçmişi MÖ. 4000’lere dayanan, İpek Yolu üzerindeki Safranbolu, binlerce yıl kervanları ve farklı kültürleri ağırlamış ve buluşturmuş bir hika yeye ev sahipliği yapıyor.

Tarihi kent merkezinin dışına çıktığınızda da bu yol culuk bir anda son bulmuyor. Açık hava müzesini andıran ve müze köy olarak adlandırılan Yörük, uç suz bucaksız doğasını tüm renkleriyle sunan Yem­ce ormanları sizi tarihsel yolculuklardan doğanın ormanları sizi tarihsel yolculuklardan doğanın kucağına teslim ediyor.

Safranbolu Kent Tarihi Müzesi

Eski Hükümet Konağı olarak da geçen taş bina, 2006’da restore edilerek Safranbo­lu’nun tarihsel ve kültürel birikimini yan­sıtan bir müze haline getirilmiş. Müzede, Osmanlı’dan Cumhuriyet dönemine uzanan Safranbolu tarihi ile ilğili bilğiler sizleri bekliyor ayrıca Cumhuriyet  dönemine ait kıyafetler, Safranbolu’ya özgü eski eşyalar sergileniyor. Ayrıca binada eski el yazması eserler, eczacılık müzesi, lokum ve şekercilik müzesi de yer almakta…

Gezi Evleri

Kent dokusunu koruyan ve yaşatan Safranbolu’nun yıllara mev dan okuyan güzellikteki evleri, tarihin ve yaşanmışlığın .zlenn günümüze taşıyor. Kent merkezinde yer alan konakların varn sıra Rum mimarisinden izlet taşıyan Kıranköy evleri ve Bağ ta ı m büyük bahçeli yazlık konaklan Safranbolu mirasının mimari eserle rinden… Konaklardan bazıları gezi evi olarak da hizmet vermekte.

Kent Müzesi’nin arkasında yer alan ve 1797 yılında yaptırılan saat kulesi zamana meydan okurcasına hala çalışıyor. Zamanda yolculuğa çıkacağınız Safranbolu sokaklarında dolaşırken saatin çan sesi sık sık size eşlik edecektir.

Yörük

Safranbolu’ya 11 km mesafede, özgün yapısını yitirmemiş olan köy adeta bir açık hava müzesi… 1997 yılında UNESCO tarafından koruma altına alınan köyde en eskisi 450 yıllık 93 tescilli yapı bulunuyor. Köydeki nerdeyse her evin kendine ait bir bahçesi de bulunmakta. 16. yüzyıldan beri yaşayan köyde Ka-sımSipahioğlu Gezi Evi’ni ve eski çamaşırhane binasını gezebilirsiniz.

Yenice

Yemyeşil ormanların içinde ruhunuzun nefes alacağı bir doğa harikası. Safranbolu’ya 40 km uzaklıktaki Yenice, yüzlerce çeşit ağacın gölgesinde devam eden yabani hayatı gözlemleyebileceğiniz bir bölge. 396 kilometrelik yürüyüş rotasına sahip olan ormanda, çizilen rotaları iki günde bitirmek bile nerdeyse imkansız. 21 farklı yürüyüş rotası, 3 kanyon geçişi ve 7 bisiklet parkurundan oluşan bölgede mevsime ve gücünüze göre parkur belirlemek önemli.

Kıranköy

1920’lerdeki mübadeleden önce Rumların yaşadığı köy, hala Türk ve Rum mimarisinden izler taşımakta. MS 515’te inşa edilen ve 1872 yılında onarımdan geçen Aziz Stefanos Kilisesi, 1956’da yeniden düzenlenerek camiye dönüştürülmüş ve Ulu Camii ismini almış. Ulu Camii’nin yanı sıra Kıranköy’deki gezi evleri de görülmesi gereken mimari değerlerden…

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu