Yaratıcı Olabilmek
Yaratıcılık Nedir? Ne Değildir
Yaratıcılık, dünyayı farklı bakış açılarıyla görebilmek, baktığımız yerde gizlenen desenleri ve tatları yakalayabilmek, alakasız görülen kavramlar ve olaylar arasındaki bağlantıları kurabilmekle başlar. Bu ilk kısım sadece hayal gücünü temsil eder. Sürecin tamamlaması ve yaratılıcılık olarak adlandırılması için ise tüm bunların kullanılması ve sonuç üretilmesi gerekmektedir.
Peki yaratıcılık iş hayatında mümkün müdür?
Elbette, fakat bunun için risk almaya ve halihazırdaki konforunu terk etmeye açık olmak gerekemektedir.
“Bu dünyada ilerleyen kişiler, kolları sıvayıp istedikleri ortamı arayan, bulamayınca yaratan kişilerdir.” Bernard Shaw
İnovasyon Nedir?
İşe, topluma, doğaya fayda sağlayacak şekilde yeni bir ürünün, hizmetin veya sürecin meydana çıkarılması ya da bunlardan birinin ciddi ölçüde geliştirilerek yeniden sunulmasına inovasyon adını verilir. Birçok ortamda yaratıcılıkla birlikte anılan inovasyonun farkı nedir? Kimileri yaratıcılığın inovasyon gerektirmediğini savunurken; inovasyon için yaratıcılığın şart olduğu aşikardır. İki kavram için de kilit nokta değer yaratmaktır.
Yaratıcılık – Ekonomik Gelişim İlişkisi
Yönetim ve daranış bilimleri üzerine kitaplar yazan Daniel Pink “A Whole New Mind: Why Right-Brainers Will Rule the Future” isimli kitabında
dünyadaki ekonomik gelişimin aşamalarını şu şekilde özetliyor.
1.Tarım Devri (çiftçiler)
2. Endüstri Devri (fabrika işçileri)
3. Bilgi Devri (bilgi-birikim işçileri)
4. Kavramsal Devir (yaratıcılar ve empatizanlar)
Pink öne sürdüğü bu akışta, beynin sol kısmını kullnan, analitik düşünme yeteneğine ve sayısal zekaya sahip olan kişilerin iş dünyasında çok tercih edildiğini fakat bu tercihin beyninin sağ tarafını kullanarak empati kurabilme, anlayabilme yetkinliklerine sahip olan yaratıcı kişilere yöneldiğini savunuyor. Bu noktada bu özelliklerin birbirine tercihi tartışmaya açık bir konu ve bu özellikleri bir arada geliştirenlerin rekabette çok büyük avantaj sağlayacağı gerçeğini görmek gerekiyor.
Yaratıcılık Doğuştan mı Gelir yoksa Öğrenilir mi?
Bilim adamı ve yazar George Land’in 1968 yılında 3-5 yaşlan arasındaki 1,600 çocukla yaptığı çalışmanın sonuçlarına göre cevap her ikisi de! Land’in bulguları tüm insanlığın doğuştan yaratıcı olduğunu, büyüme ve öğrenme esnasında ise kısıtlamalar ile yaratıcılığın sınırlandığını gösteriyor. Bu öğrenme esnasında yaratıcılıkla ilgili sınırlanır nasıl yönetildiği önem kazanıyor.
Kendinizden ve çevrenizden bileceğiniz üzere yeni bir şirkete veya organizasyona girildiğinde ortak bir beklentiden bahsedilir. Taze bir beyin ve göz olarak süreçlerin geliştirilmesi için geribildirimde bulunmak bu organizasyona giriş anını olarak düşünebiliriz. Organizasyon içindeki kısıtları ve öncelikleri henüz öğrenmediğiniz için yaratıcılık düzeyi yukarıdadır, öğrenim esnasında yaratıcı gözün kapanmaması için sürekli akıllı yöntemler gerekir. Yaratıcılığın temeli bilgi iken; İlgili disiplinin dinamiklerini iyı öğrenmek ve düşünme tekniklerinde uzmanlaşmak gerekir. Deneyimleyerek, araştırarak, varsayımları sorgulayarak, hayal gücünü kullanarak veya bilgiyi sentezleyerek yaratıcılık öğrenilebilir. Yalatırılığı öğrenmek, herhangi bir sporu veya enstürmanı öğrenmeye benzer İlgili kasları yeterince geliştirmeye, parlamak İçin ise bunları destekleyici güzel bir ortama ihtiyaç duyar.
Harvard Business School profesörlerden Clayton M. Chrıstensen’ln çalışmalarını topladığı The Innovator’s ONA“ isimli kitapta yaratırı fikirler üretmenin sadece akılla değil, beyni kullanarak aşağıdaki beş davranışın sergilenmesi ile gerçekleştiğini göstermektedir.
1.İlişiklendirme: İlişkisiz görülen soruların, problemlerin veya fikirlerin arasında bağlantılar oluşturmak
2.Sorgulama: Çoğunlukla kabul edilen bakış açısını zorlayıcı sorular sormak
3.Gözlemleme: Tüketici, tedarikçi veya rakip davranışlarını dikkatle inceleyerek iş yapışında yeni yollar aramak
4.Ag Oluşturma (Networking); Farklı fikir ve bakış açılarına sahip insanlarla tanışıp onlardan beslenmek
5.Deneylmleme: Etkileşimli deneyimler İnşa etme ve içgörülerln onaya çıkıp çıkmadığını görmek için alışılmışın dışında tepkiler uyandırma Yaratıcılıkla İlgili Mitlerin Üstesinden Çelme Yadece doğuştan yetenekli ve özel insanların yaratıcı olduğuna dair inanışlar vardır. Exeter Ünfversıtesi’nin çalışmasına göre Shakespeare, Picasso, Mozart’ın seçilmiş ve yaratılış itibariyle özel yetenekli İnsanlar olduklarını düşünen kitle oldukça geniştir. Araştırma sonuçları yaratıcılık alanında mükemmelleşmenin aşağıdaki koşullarla mümkün olduğunu gösterir:
Fırsatların uygunluğu
Cesaret
Eğitim
Motivasyon
Denemek
Çalışma ve eğitime uzun süre zaman harcamadan kendi alanında çok yükseklere gelmek imkansıza yakındır. Mozart, tanınan eserlerini üretmeden önce 16 yıl boyunca eğitim almıştır.
İşte Yaratıcılığa Teşvik Ünlü teknoloji firması HP Hewlett Packardl’nin 1999 yıllık raporunda paylaştığı ve yaratıcılık kültürünü beslediğine İnandığı kurallara göz atalım;
Dünyayı değiştirebileceğine İnan!
Hızlı çalış, elindeki tüm araçların kilidini açık bırak, çalışma zamanını
kısıtlama
Ne zaman yalnız ve ne zaman grupla çalışacağını bil ‘Araçları ve fikirleri paylaş. Çalışma arkadaşlarına güven ‘Politik olma, bürokrasiye takılma ‘İşin mükemmellik tanımını müşteri yapar. Radikal fikirler kötü değildir.
UfukBalcı